Herkese merhaba. Nasılsınız? Umarım çok çok çok ama çok mutlusunuzdur. Ben mi? Nerden başlasam ki? Yine bir başkayım bu aralar, bir garip, hüzünlü. Sanırım artık üzerime yapıştı kaldı bu durum. Hep böyle, hep böyle..
Bir olaya sinirlendiğimde veya daha doğrusu artık sineye çekemediğimde yazmak benim için en etkili terapi oluyor. Şu an da sadece yazmak, yazmak ve yazmak istiyorum.
İnsanları memnun etmek çok zor gerçekten. Sonunda mutlaka birinden biri için kötü oluyorsunuz. Onların çizdikleri çemberden dışarı çıkmanız yeterli bunun için. Aslında insanlardan ziyade en çok da yakın çevresi bu şekilde davranınca insana dokunuyor. Her ne kadar herkesi memnun etmeye çalış, her ne kadar başkalarına öncelik ver, yeri geldiğinde kendini unut; mutlaka ama mutlaka sonunda küçücük bir falso bulabiliyorlar. Sonra da günah keçisi hep sen oluyorsun. Hep sen sen sen.. Evet belki de artık böyle olmalı. Her zaman için önce ben ben ben. Belki de kimseye yaranamamak, kendi özgürlüğümüz için atılmış ilk adımdır, kim bilir?
Ama işte ne yapayım, benim de yapım böyle. Çabucak yumuşayıveriyorum, sineye çekiveriyorum ve sonra yine aynı, yine aynı. Ama artık ben de akıllandım. Belki de bu kadar büyütmemek gerek bazı şeyleri, takmamak gerek. Herkes gibi.. Sizce de öyle değil mi?
Aslında şu an düşüncelerim berrak. İlk sinir anı geçti gibi. Ama insanların bu körlüğü veya oscarlık oyunculukları bazen beni hayrete düşürüyor. Sanki herkes kanat takmış da göklerde. Herkes mükkemmel.. Ama benim gördüğüm maskeli insanlardan başka bir şey değil. Bazen bu yüzyıla ait değilmişim gibi geliyor. Acaba eskiden de böyle miydi? Yoksa zaten insanlar hiç mi değişmedi?
Hoş, artık sorgulamıyorum bunu. Çünkü bu sorgu artık pek de etkili olması gerek. Sadece boş bir çaba, o kadar.
Peki siz neler düşünüyorsunuz? Belki (yine) biraz depresif bir yazı oldu bu da ama şu an hiç de karamsar hissetmiyorum aslında. Sadece içimden geçenleri yazdım. Çünkü yazmak, bazen en etkili çözüm oluyor.
Şimdilik hoşçakalın. 14 Şubat Sevgililer Gününüz kutlu olsun. Hep sevgiyle kalın. :)
Değer herkese verilemior malesef.Kimileri almayı kimileride elinde tutmayı bilmiyorlar.Zordur zaten herkesi memnun etmeye calismak.En iyisi kendi kendini memnun etmek :)
YanıtlaSilBence de kesin ve mutlu çözüm :)
SilIcinden gecenleri yazarak en iyisini yapmissin! Ve baskalarinin mutlulugu icin kendi mutlulugumuzu hice sayarak kendimize aci cektiriyoruz. Eger bu bencillik olacaksa, insan biraz bencil olmali: kendi mutlulugunu biraz on plana almali. Bir de bazi seyleri yasaya yasaya ogreniyorsun ve ilerde hic birini takmamayi ogreniyorsun. ;)
YanıtlaSilO zaman ne diyelim: Sabır, sabır, sabır :)
SilSabrın sonu selamattir! :) Bu arada blogumda bir mimin var. Azıcık mimledim seni. :)
SilHemeennn bakıyorum :)
SilAç cankan yaranamadım dinle keyfin yerine gelsin :)
YanıtlaSilAhaha, tamamdır :D
SilBazen en güzeli, az insan çok huzur oluyor sanırım :))
YanıtlaSilHem de en en en güzeli ^-^
SilResmen benim 2017 gidişaltımı özetlemişsin. Bir ruh daralması,anlaşmazlıklar içerisindeyim. Yeni yeni atmaya başladım gibi. Umarım senin için her şey yoluna girer :)
YanıtlaSilTeşekkür ederim. Umarım bir an evvel şu daralmalardan kurtuluruz :)
Sil